ARABULUCULUK

 

Arabuluculuk, tarafların aralarında davaya konu olmuş veya olabilecek bir uyuşmazlığı, mahkemeye gitmeden, bir arabulucunun yardımıyla karşılıklı olarak müzakere ederek çözüme kavuşturdukları bir yöntemdir.

 

Arabuluculuk, 2012 yılında Türk hukuk sistemine girmiş ve bazı davalarda dava şartı haline gelmiştir. Arabuluculuk, gizli, hızlı, ekonomik ve esnek bir yöntem olup, tarafların hak ve menfaatlerini korur. Arabuluculuk, iş hukuku, tüketici hukuku, ticari hukuk, aile hukuku gibi alanlarda uygulanabilir.

 

Arabulucu, hukuk fakültesi mezunu, en az 5 yıllık hukuki tecrübeye sahip, arabuluculuk eğitimi almış ve sınavını başarmış, Adalet Bakanlığı siciline kayıtlı, tarafsız, bağımsız bir kişidir. Arabulucu, taraflara uyuşmazlığı çözmek için çeşitli yöntemler sunar, tarafların iletişimini sağlar, tarafların anlaşmasına yardımcı olur, ancak taraflara karar verdirmez.

 

Arabuluculuk süreci, tarafların başvurusu üzerine başlar, arabulucunun görevlendirilmesi ile devam eder, tarafların anlaşması veya anlaşamaması ile sonuçlanır. Arabuluculuk süreci kural olarak üç hafta olup bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla bir hafta uzatılabilir. 

 

Taraflar, arabuluculuk sürecinde avukatları ile katılabilirler. Taraflar, arabuluculuk sürecinde anlaşırlarsa, arabuluculuk anlaşması imzalarlar. Arabuluculuk anlaşması, icra edilebilirlik şerhi alınması halinde, mahkeme kararı gibi geçerlidir. Taraflar, arabuluculuk sürecinde anlaşamazlarsa, mahkemeye başvurabilirler.

 

Arabuluculuk görüşmeleri işçilerin ücret ve tazminatları hususunda, ticari uyuşmazlıklarda ve kiracı-ev sahibi anlaşmazlıklarında süreci hızlandırmış ve uzun süren yargılamaları beklemeden kişilerin hak ve menfaatlerine ulaşması amaçlanmıştır.